HAVASIYLA, suyuyla, topraklarının verimiyle, doğasıyla kısacası coğrafyasının özelliğiyle Kahramanmaraş adeta bir “nimet” kenti…

Ancak…

Ancak istisnalar kaideyi bozmaz ama kentin bu özelliklerinin yanı sıra, sesi yüksek çıkan bir kesim insanımızın özellikleri de belki başka yerde bulunmayan ve bulunmayacak bir özelliktir!

Kesin okurların bazıları bana kızacak ve hatta tepki gösterecek ancak eğri oturup doğru konuşalım; dedikoduculuk, birbirini çekememezlik, gammazcılık, başkalarına yüksekten bakma gibi kötü özelliklerimiz de maalesef ki çok var.

Denebilir ki, “bu her memlekette var!”

Doğru, ancak gerçekten bizimki kadar olduğuna inanmıyorum.

Yeter ki birisi biraz palazlanıp yükselmesin anında DÜM (Dedikodu üretim merkezi) çalışmaya başlar.

Oysa Kahramanmaraş’ın şu anda ticarette ve siyasette rekabete, birlikte hareket etmeye, dedikodu değil iş üretmeye, güçleri birleştirmeye ve ekonomisi yükselen bir kent olmaya ihtiyacı var.

En çok da başarıyı alkışlamaya, iş yapana, proje üretene köstek değil, destek olmaya ihtiyacımızın olduğu günlerin içindeyiz.

Bu kentin, ekonomisiyle, ticaretiyle, turizmiyle, sanayisiyle, sporuyla, sanatıyla, doğası ve tarihi özellikleriyle ön plana çıkmaya ihtiyacı vardır.

Mesela tanıtım konusunda bugün dünyanın en gelişmiş kentleri, futbolu aracı olarak kullanıyor.

Biz ne yapıyoruz?

Yıllardan bu yana bir Kahramanmaraşspor için resmen rezil rüsvaları oynuyoruz.

Valisi ile Belediye Başkanı ile işadamı ile ve kentin bilumum seçilmiş ve atanmış yöneticileriyle elbirliği yapıp bu takıma destek olmayı beceremiyoruz.

Destek olmayı geç, köstek olmaya çalışıyoruz.

İşte en sonunda kapısına kilit vurulmak üzereyken İstanbul’dan Feridun Kolat isimli bir işadamına teklif edildi ve oda gelip takımı aldı ancak ne bilsin kent yöneticilerinin destek değil köstek olacaklarını!

Takım iyi gidiyor ama azcık arkadan iteklense neredeyse uçacak.

Düşünebiliyor musunuz bu takımın süper ligde olduğu zaman kentin tanıtımından tut, ekonomisine kadar neler kazanabileceğini?

Velhasıl kelam özellikle başta Vali, Belediye Başkanı, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı ve milletvekillerinin bu takıma sahip çıkması gerekiyor.

İşte Ak Parti Grup Başkan Vekili Mahir Ünal azcık kımıldadı, işe el attı gördük nasıl bereket getirdi. Vekil desteklerse, işadamı da destekler, atanmış ve seçilmiş yöneticilerde destekler.

İşte Haluk Şerbetçi örneği

KAHRAMANMARAŞ’IN sevilen işadamlarından Elis Otomotiv (Volkswagen Plaza) Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Şerbetçi, her zaman olduğu gibi yine başlangıcı yaparak elini cebine attı ve hiç karşılıksız 30 bin TL’lik çeki kulüp yöneticilerine teslim etti.

Hayırsever işadamı Elis Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Haluk ŞerbetçiŞerbetçi ile Kulüp yöneticilerine çeki teslim ettikten sonra ofisinde oturup bir süre sohbet ettik. Haluk Bey, “Ben geçmişte de kulübe hep destek olup karşılıksız maddi desteklerde bulunmuştum. Şimdi de milletvekilimiz Mahir Ünal’ın kulübe destek çağrısını alınca bu kentin bir işadamı olarak üzerimde sorumluluk olduğunu düşünerek bu desteği sağladım. Elbette takım bu başarısını devam ettirdikten sonra ve siyasetçisi ile işadamı ile herkes destek olursa ben bununla kalmam desteğe devam ederim. Ben bu tavrından dolayı özellikle vekilimiz Mahir Beye çok teşekkür ediyorum…” diye konuşuyor.

Kentin her türlü sosyal, kültürel ve sportif etkinliğine maddi manevi destek veren işadamı Haluk Şerbetçi’ye ve vekilimiz Mahir Ünal’a bizde bu sütunlardan teşekkür ediyoruz.

İnşallah diğer işdünyasına ve siyaset dünyasına da örnek olurlar.

Mesela Mahir Beyin her Maraş seyahatinde yanında bulunan kentimizin ünlü müteahhidi İdris Tezcan’a!...