Bir polis düşünün, 12 - 13 yaşındaki gencecik futbolcuya iki adım mesafeden gaz sıkıyor...
Utanmıyor,
Ar - hayâ bilmiyor,
Sıkılmıyor,
Hicap duymuyor.
Bir polis düşünün, amatör küme maçında kendisinden yaşça çok büyük olan antrenörün ağzının içine biber gazı fışkırtıyor...
Utanmıyor,
Ar - hayâ bilmiyor,
Sıkılmıyor,
Hicap duymuyor.
Alacaksın o biber gazını... Yedireceksin 'O' polislere... Bitirene kadar da başında nöbet tutacaksın.
"Adam gibi" polisler var elbette...
Bunu biliyorum.
Görevini yapan polisleri "adam gibi" yöneten amirler var...
Bunu da biliyorum.
Bunun yanında kendini idare etmekten yoksun kaz beyinli, öküz görünümlü polislerin var olduğunu da birilerinin bilmesi gerekir...
Nereden gelmişler?
Onları kim polis yapmış?
Nasıl yapmış?
Neyine bakmış?
Neyini görmüş?
Ya da neleri görememiş?
Test mi yapmış, testiyi mi kırdırmış?
Şu gerçek çok net olarak ortaya çıktı ki, "Elindeki biber gazını hangi mesafeden, hangi yöne doğru sıkacağını dahi bilmeyen öküzleri polis yaparsanız bu önemli mesele buralara kadar geliyor."
Önünü almanız mümkün olmuyor...
Arkasında durma şansınız kalmıyor.
Dikkat ederseniz moda oldu bu iş...
Bilen bilmeyen gazlandırılmış...
Ve hadise sulandırılmış...
Birine canınız mı sıkıldı...
Onlardan gıcık mı aldınız...
Size ters mi baktı...
Hareketlerini kontrol mü edemedi...
Külhanbeyi edaları mı sergiledi...
Laf mı dinlemiyor...
Ona buna mı sataşıyor...
Kaşındığı her halinden belli mi?
Kötü niyet taşıdığı ortada mı?
Mecbur mu kaldınız (!)
O vakit eli mecbur (!) gereğini yapacaksın (!)
Yani sıkacaksın GAZ'ı, oturtacaksın KAZ'ı.
Hiçbir suçu günahı olmayan 12- 13 yaşlarındaki gencecik sporculara bir adım mesafeden gaz sıkabilecek kadar gaddarlaşan 'O' polise ben polis de demem insan da demem arkadaş...
Di- ye- mem...
Mümkünü yok...
Dersem, o vakit kendi insanlığımdan şüphe duyarım.
Dersem, gaz sıkmayı polislik sanan öküzlerden ne farkım kalır?