DOSTLAR şuna gerçekten kalpten inanalım; Milli ekonominin temeli tarımdır.
Çiftçiyi, zirai üreticiyi ayakta tutamazsak, devlet olarak ziraati her zaman sübvanse edemezsek, ‘yandı gülüm keten helva’ deriz ama iş işten geçmiş olur.
Hatırlarsınız Tunceli’de bir komünist başkan vardı; Fatih Mehmet Maçoğlu…
Küçücük bir yerin belediye başkanı, tarıma, çiftçiye verdiği katkılardan dolayı ülkenin her yerinde tanınırlık oranı zirve yapan bir isim olmuştu.
Benim bir türlü alışamadığım ve özellikle ‘z kuşağı’ denen gençliğin sosyal medya dilini başlık yaptık ve Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Mehmet Akpınar’a uyarladık; “Başkan komünist olsa beğenirdiniz demi?”
Başkan Akpınar, ilçede kurduğu kooperatifle çiftçinin, ziraatçinin cevizinden üzümüne, pekmezinden balına makul fiyatlarla alıyor ve pazarı da kendi buluyor.
“Yeterki ziraati bırakmasınlar” diyor Akpınar ve ekliyor; “Bir taşla iki kuş vuruyoruz. Hem üretici zarar ettiği gerekçesiyle tarımı bırakmıyor, ürünü değerleniyor hem de ileri ki dönemlerde bize kaynak çıkıyor…”
Daha ne olsun?
BAŞKAN ATEŞTEN GÖMLEK GİYDİ!
DULKADİROĞLU Belediye Başkanı Mehmet Akpınar, belki de Maraş coğrafyasında “ateşten gömlek” giyen tek başkan diyebiliriz.
Bir yandan Asrın felaketi ile yerle yeksan olmuş, ne alt yapısı ne üst yapısı kalmış bir ilçe, bir yandan da ülkenin genel ekonomik sıkıntısının en en had safhada yaşandığı bir köy kent…
Başkan Akpınar, politik söylemin ötesinde gerçekten bir enkaz devraldı.
Kentin diğer metropol ilçesi Onikişubat Belediye Başkanı Hanifi Toptaş kadar rahat bir belediyecilik yapabilmesini beklemek haksızlık olur, vicdansızlık olur.
İktidar partisi yöneticilerine de bir hatırlatmada bulunalım.
Aman ha sakın Dulkadiroğlu Belediyesi muhalefete geçti diye diye cezalandırmaya kalkmayın. Zira felaketten çıkmış bir ilçeyi iktidar görmezden gelirse, bunun genele yansıması siyaseten size hiç iyi dönmez, vatandaş ilk seçimde büyükşehir’i de gözden çıkarır!
SEVERİZ BİZ ÇELME TAKMAYI!
BÜTÜN olumsuzluklara rağmen, büyük reklam bütçeleri ile milletin gözüne sokamasalar da Dulkadiroğlu Belediyesi gerçekten çalışıyor.
Başkan Akpınar her şeyden önce “her şeyi ben bilirim” demiyor, hiç bir kompleks yapmadan her işi iyi bilen uzmanlara danışıyor.
Öyle katı particilik falan da yapmıyor. Kamu kurumlarıyla işbirliği yapmak için azami gayret gösteriyor.
Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel için “O benim kardeşim” diyecek kadar samimi.
“Politik olarak böyle olmalıyım” diye düşünemeyecek kadar düz ve samimi bir adam.
Velhasıl kelâm koşan atın önüne engel koymazlarsa hiç bir içten pazarlığı olmayan bu başkan ilçesine çok şey katar.
Peki adamı seçmen ve siyasetçi olarak biz rahat bırakır mıyız?
İşte ona söz veremiyorum çünkü severiz biz iş yapan adama çelme takmayı!
SİZİ HİÇ TÜRKÜSÜZ BIRAKIR MIYIM?
Basmadan, gel asmadan, basmadan, gel asmadan
Fistan giymiş basmadan, fistan giymiş basmadan
Kalk gidelim sevdiğim, kalk gidelim sevdiğim
Devriyeler basmadan, devriyeler basmadan
Hadi gülüm yandan, yandan, yandan
Biz korkmayız ondan bundan
YATACAK YERİ ÇOK
DULKADİROĞLU ZABITASININ
DULKADİROĞLU’NDA hiç bir izin, ruhsat ve maliye kaydı olmadan işyeri çalıştıran Suriyelilerin işyerlerini kapatıp mühürleyen ve kanunu uygulayan Dulkadiroğlu Belediyesi Zabıta ekiplerinin…
YATACAK YERİ YOK
BÖYLE KAMU İDARECİLERİNİN
KILIK kıyafetinin paçozluğu, bir haftalık saçı sakalı ile devlet memurluğunu ayaklar altına alan lakayt tavırlara sahip, öğretmen ve memurlara göz yuman kamu kurumu idarecilerinin..