ESKİ Belediye Başkanı Mustafa Poyraz’ın başkanlığı dönemi olsa belki, öküz altında buzağı aranır, yazdığım yazıya 80 kapıya 90 deynek çaldırırlardı ama şimdi bu poyraz’dan o poyraz akla gelmez…

Vay benim yarsız göynüm

Bahçasız, bağsız göynüm

Yüz yerden yaralıdır

Hep güler arsız göynüm

Hep güler deli göynüm

Urfanın ardı bağlar

Ataşım yad'ı bağlar

Gözlerinde cadı var

Baktıkça dilim bağlar

Ay çıkar, ayaz düşer

Kar yağar, beyaz düşer

Üzülme gözel yarım

Saçıya beyaz düşer

Üzülme gözel yarım

Zülfüye beyaz düşer

Halk edebiyatı fantastik değil düzdür.

Bazen acıdır, bazen acıtır.

Güler de güldürür de.

Halk edebiyatında hayat reeldir.

Poyraz, her dalgasında bir cevizimi götürüyor.

Biraz üzülsem de ziklemiyorum.

Nihayetinde DNA’sı olduktan sonra, dünya yaşama müsait bir gezegen olacaksa, yenisi üretilir. 

O kadar şükredecek şey varken…

Bir fidana mı canımızı sıkalım.

ZÜLFÜYE BEYAZ DÜŞTÜĞÜNE üzülürüm ama.

Whatsapp Görsel 2024 07 04 Saat 08.10.05 64C0D832

Bu da gövde kurdu hasarlı, hasar kapansa da zayıf nokta olarak kalmış. Rüzgar bırak cevizi, kovanların kapağını bile söküp, yolda taştan başka bişey bırakmamış