YILLARDAN 2013
Mariteks'te hamallık yapıyorum.
İşletme kapanıp kendini yenilecek.
Üç arkadaşız.
Ziya edem ve Adem Şimşir arkadaşım.
Tatlı'da bir müdürümüz var. Mahmut Bey, Mahmut Tatlı.
Ben kadroda yeniyim (1 yıllık kadar)
Ziya edem on yılı aşkın emektarı işletmenin.
Tabi benim okul arkadaşım ve köylüm. Benden de bir iki yaş büyük.
Müdürümüzle samimiler.
Bir yaz günü, Mahmut Bey;
"- Lan oğlum Ziya sizin köyün üzümü (Bertiz) meşhur olur. Bizi birgün üzüm yemeye götür, Üzüm senden, araba bizden" dedi.
E, "bizim köyde bağ yok (kalmadı / kuru geldi hepsi kurudu) müdürüm" diyemedik.
Afallayıp kaldım.
Ziya edem sağolsun "Başüstüne Mahmut abi" dedi ama, neye dedi bilmiyorum.
Ortada bir köy var doğru.
Bir zamanlar her tarafından her çeşit üzüm fışkırırdı, doğru.
Ama şimdilerde (2013) her tarafı ceviz veya harab / harabe olmuş bahçelerimiz var.
O yıl ev yaptırıyordum.
Maddi olarak biraz külfetli.
Evin külfetinden iki yılda kurtuldum çok şükür.
“YOLU DÜŞENE SEBİL” DEDİM
AKABİNDE 2015 sonbaharı olsa hatırlıyorum. Dedemin eski bir bağ yerini ihya etmeye niyetlendim.
Çocukluğumda en mağdur olduğum yerdi Zorhun yaylası.
Yayla olduğundan bağ bozumu okul ile pişti olurdu, ben gelemezdim.
Baktım, muazzam killi, boz bir toprak.
"İşim zor” dedim.
Toprağın cevize müsait yerlerine ceviz diktim. Daha düşük verimli yerlerine de, bir dönümden biraz fazlaca bağ (üzüm) diktim.
"Yolu düşene, çor çobanıma sebil” dedim.
Bir misafirimiz gelirse, Bertiz'de damakta tad bırakacak bir soframız olsun istedim.
Artık, endüstriyel olmasa da, yüzümüzü misafirimize eğdirmeyecek küçük bir bağımız oldu.
Ve fakat…
Herşey Mahmut abi'nin, "Bize üzüm yedirmeyecek misin Ziya" demesiyle başladı.
BARİ ÇOCUĞU TEPELEYEYİM!
ÇOCUĞUN pazar yerine kaçması Temel fıkrası arkadaşlar.
Bilmeyenler için kısaca yazayım.
Temel kamyon şoförü.
Bir gün rampa aşağı inerken frenleri patlıyor.
Önünde iki yol var.
Bir taraf kalabalık, pazar yeri, öteki yolda bir çocuk oyun oynuyor.
"- Bari diyor,
"- Onlarca insanı ezmektense, şu çocuğu tepeleyeyim."
Tabi gazetelere manşet oluyor.
“Temel kamyonla pazaryerine girdi, onlarca ölü, onlarca yaralı var…” .
Temel yoğun bakımdan çıkınca soruyorlar;
" -Kaza nasıl oldu?"
Temel hatırladıklarını anlatıyor.
Freni patlamış.
Bakmış bir taraf pazaryeri, kalabalık. Bir tarafta da oynayan tek bir çocuk var.
"Bari çocuğu tepeleyeyim" diye düşündüm.
"E, pazaryerine girmişsin?"
"- İşte zaten her şey o çocuğun pazaryerine kaçmasıyla başladı." 😂